Lohusa ve lohusalık hakkında aklında soru işaretleri varsa doğru yerdesin. Bu yazımızda lohusa ne demek, lohusalığın önemi, görülen değişimler gibi pek çok detaya değiniyoruz.

Doğum sonrası dönem için kullanılan bir kavram olan lohusa hem tıbbi hem de kültürel anlamda anlamı yüksek bir terim olarak karşımıza çıkar. Özellikle Türk toplumu içerisinde derin anlamlara sahip olan lohusa kavramı, fiziksel iyileşme sürecinin yanında manevi desteği ve dayanışmayı da kapsamaktadır. Peki lohusa ne demek? Lohusa dönemi olarak da bilinen bu süreç, en genel anlamıyla doğum sonrası annenin fiziksel olarak yaşadığı süreci, vücudun kendini toparlamasını ifade eder. Bebekle ilk bağların kurulduğu bu süreç annenin yeni sorumluluklarına alıştığı özel bir zaman dilimi olarak da tanımlanabilir. Annenin fiziksel ve ruhsal sağlığı açısından önemli bir dönem olan lohusa dönemi kültürümüz içerisinde önemli bir yere sahiptir. Haydi gel lohusalık hakkındaki detaylara birlikte bakalım. 



Lohusalık Nedir?



Lohusa dönemini iyi bir şekilde anlayabilmek için öncelikle lohusalık nedir, sorusunu yanıtlayalım. Lohusalık, doğumun ardından başlayan ve ortalama 6 hafta kadar süren bir dönemi ifade eder. Bu dönem kadının hamilelik boyunca yaşadığı fiziksel ve hormonal değişikliklerin normale dönmesi sürecini kapsamaktadır. Aynı zamanda annenin bebeği ile duygusal bir bağ kurduğu, annelik sürecine alıştığı bir dönem olarak da yorumlanabilir. Lohusalık dönemi boyunca rahim fiziksel olarak eski boyutuna dönerek kanama süreci ve hormonal dalgalanmalar gibi pek çok değişiklik meydana gelebilir. Bu dönem sözünü ettiğimiz bu fiziksel dönüşümlerin yanında ruhsal ve psikolojik olarak da kritik bir dönemi yansıtmaktadır.



Lohusa Döneminin Önemi, Kaç Gün Sürer?


Lohusa dönemi bilimsel ismiyle postpartum, doğumdan sonraki dönemi kapsar. Bebeğin ve plasentanın vücut dışına çıkmasıyla tamamlanan doğum süreci beraberinde lohusa döneminin başlamasını sağlar. Peki lohusalık ne kadar sürer? Yeni anneler tarafından merak edilen soruların arasında yer alır. Doğum gerçekleşmesinden sonra ilk 6 haftayı kapsayan lohusalık, 42 gün sürmektedir. Bu durum kişiye göre değişiklik gösterebilmektedir. Kimi durumlarda 8 haftaya kadar uzayabilmektedir. Lohusalık döneminin süresi ve bu dönem içerisinde geçirilen belirtiler de kişiden kişiye hatta annenin yaşadığı farklı doğumlarda da farklılıklar görülebilmektedir. Lohusalık dönemi içerisinde mümkün olduğunca anneyi desteklemek önemlidir. Özellikle lohusa dönemi anne psikolojisi oldukça önemli olup bu dönem içerisinde duygusal iniş çıkışlar sıklıkla görülebilmektedir.  Doğum sonrası depresyon olarak adlandırılabilecek ruhsal problemlere bu dönemde anne adayı açık olabilmektedir. Dolayısıyla lohusa döneminde anneye karşı duyarlı ve destekleyici olmak önemli detaylar arasında yer alır.



Lohusalıkta Görülen Değişimler



Lohusa dönemi de tıpkı hamilelikte olduğu gibi vücutta farklı değişimlerin olduğu bir süreçtir. Peki bu değişimler nelerdir? Lohusalık doğumun ardından gelen bir iyileşme dönemidir. Dolayısıyla bu dönemde vücut eski haline döner. Hızlı bir değişim süreci olan bu süreç anne tarafından fiziksel olduğu kadar ruhsal olarak da etki eden bir süreçtir. Lohusalıkta görülen değişimler şu şekilde sıralanabilir:


  • Hamilelik boyunca bebeğin gelişti yer olan rahim, doğum sonrasında yavaş yavaş küçülerek eski boyutuna gelmektedir. Bu değişim sırasında rahimde kasılmalar ve ağrılar olabilmektedir. Lohusa dönemi boyunca gerçekleşen bu iyileşme bu süreç sonunda eski haline dönmüş olacaktır.

  • Lohusalık dönemi boyunca anne vajinal akıntı yaşayabilmektedir.  İlk zamanlar yoğun olabilecek bu akıntı lohusalık sürecinin tamamlanmasıyla normal fizyolojik akıntıya dönüşmektedir.

  • Lohusa dönemi içerisinde anne yeni bir sürece de girmektedir. Bu süreç de emzirmedir. Bu dönem içerisinde göğüslerde hassasiyet, şişlik oldukça belirgin bir şekilde ortaya çıkar. Doğru ve sık emzirme ile bu süreç kontrol altına alınabilir. Aynı zamanda ılık duşlarda bu dönemde hassasiyetin azalmasına yardımcı olacaktır.

  • Lohusa dönemi görülen değişimlerden biri de terlemedir. Vücudun hormonal olarak düzene girme süreciyle beraber, sıcak basması ve terleme sıklıkla görülen değişimler arsında yer alır. Hormonların düzenlenmesiyle birlikte bu durum azalarak kaybolacaktır.




Lohusa Gelenekleri



Lohusa ve lohusalık denilince akla lohusa gelenekleri de gelmektedir. Özellikle Türk kültüründe lohusa dönemine ait birçok gelenek bulunur. Bunlar, anne ve bebeğin korunmasını, desteklenmesi ve dayanışmayı işaret etmektedir. Öne çıkan gelenekler ise şu şekildedir:


  • Lohusa Şerbeti: Türk kültürüne özgü bir gelenek olan lohusa şerbeti lohusa annenin güçlenmesine yardımcı olurken aynı zamanda tebrik için gelen misafirlere ikram edilir. Tarçıni karanfil ve şekerle hazırlanan bu şerbet annenin ve bebeğin sağlığı için iyi dileklerde bulunularak yapılır.

  • Kırmızı Kurdele: Lohusa annenin nazardan korunması için kırmızı kurdele veya kırmızı bir eşyayı üzerinde bulundurmasını ifade eder. Kırmızı rengi kötü enerjileri uzaklaştırdığına inanılmaktadır.

  • 40 Çıkarma: Doğumdan sonra 40. gün anne ve bebek için Mevlüt yapılır. Bebek suyla yıkanır. Bir nevi kutlama, manevi bir temizlik olarak yapılır.

  • Mevlüt: Bebeğin doğmasını kutlamak için bebek mevlidi yapılır. Komşular ve akrabalar bu süreçte anneyi ziyarete gelir ve bir nevi bir dayanışma ortamı oluşur. Annenin ihtiyaçlarının karşılanması ve manevi bir süreç ortaya çıkmaktadır.




Lohusa döneminde vücudu desteklemek ve anne sütünü arttırmak için Anne Sütü Arttıran Besinler yazımıza göz atabilirsiniz.