Tarsus’taki gezilecek yerleri mi bilmek istiyorsun? Cevabın evetse bu yazı tam sana göre. Kağıdı kalemi al ve Tarsus gezilecek yerler listesi için hazırlan!

Ünlü Kleopatra Kapısı’ndan St. Paul kilisesine, Nusret Mayın Gemisi’nden Roma Yolu’na tarihin farklı dönemlerine kapı aralayan Tarsus, ülkemizin güzide tarihi kentlerinden. Biz de bu şehrin geçmiş yaşantılarına dokunarak senin için Tarsus gezilecek yerler listesi hazırladık. Okumaya devam ederek bu şirin kente geldiğinde nereleri mutlaka görmen gerektiğine dair fikrin olabilir.



Tarsus’un Tarihi


Tarihi açıdan son derece zengin olan Tarsus, kaynaklara göre M.Ö. 1799’lü yıllara uzanan bir geçmişe sahip. O zamanlar Hititler, Asurlular, Persler ve Makedonyalılar gibi çeşitli medeniyetler tarafından yönetilmiş olan kent, Büyük İskender'in hükmettiği dönemde Helenistik bir kültür merkezi haline geliyor. Bunlar yıllar sonra M.Ö 67 yılına gelindiğinde ise sahnede Roma İmparatorluğu var. O dönemde önemli bir Roma şehri halini alan Tarsus; ticaret, sanat, ve felsefe alanlarında oldukça ileri gitmiş. Öyle ki ünlü Romalı şairler Cicero ve Horatius da Tarsus'ta doğmuş. Tüm bunlara ek olarak Tarsus, Hristiyanlık tarihi bakımından da son derece önemli. İncil'de adı geçen ve Hristiyanlığın yayılmasında büyük rol oynayan Aziz Paul’un bu topraklarda doğduğu düşünülmektedir. Dolayısıyla dünyanın pek çok yerindeki Hristiyanlar da her yıl bu mekanları ziyaret etmek için Tarsus’a gelir. 11. yüzyılda Büyük Selçuklu İmparatorluğu'nun kontrolüne giren kent, daha sonra 15. yüzyılda Osmanlı İmparatorluğu'nun bir parçası olmuş, bu dönemde kültürel ve ticari anlamda epey gelişmiştir. 20. Yüzyıla gelindiğinde ise Tarsus, Mersin iline bağlı bir ilçe olarak varlığını sürdürüyor. Şehir, tarihi ve kültürel mirasıyla birlikte modern bir şehir hayatı sunmakta. Tüm bu bilgilerin ardından sırada Tarsus’ta gezilecek yerler var. İster kendi aracınla istersen de bir araç kiralayarak Tarsus’u dilediğin gibi gezebilirsin. Okumaya devam et!



Tarsus Gezilecek Yerler Listesi


Tarsus'ta gezilecek yerler listesine Ashab-ı Keyf Mağarası ile başlıyoruz. Yedi Uyurlar Mağarası olarak da bilinen bu mekan, bakalım hangi yönleri ile meşhur.




Yedi Uyurlar Mağarası (Ashab-ı Keyf Mağarası)




Tarsus’un simgelerinden biri konumundaki Yedi Uyurlar Mağarası’nın pek çok anlamda önemli özellikleri bulunur. Bunlardan bazılarını şöyle belirtmek mümkün.
Yedi Uyurlar Mağarası, turistik bir mekân olup ziyaretçilere açıktır. Mağara içinde belirli bir rota takip edilir ve ziyaretçilere rehberlik eden yönlendirme tabelaları bulunur. Ziyaret sırasında mağaranın geçmişi ve mitolojik önemi hakkında bilgiler sunulur.
Bu mağara, Tarsus'un tarihi ve kültürel mirasının bir parçasıdır. Ziyaretçiler, bu mağarayı gezerken bölgenin zengin tarihine ve mitolojisine tanıklık eder. Mağaranın dini bağlantıları hem Hristiyanlar hem de Müslümanlar arasında ilgi çeker.
Mağaranın yakın çevresi, yeşilliklerle kaplı ve doğal güzelliklerle dolu bir alandır. Ziyaretçiler, mağarayı gezmekle birlikte çevredeki doğal güzellikleri de keşfedebilir.

Yedi Uyurlar Mağarası, doğal kaya oluşumlarının meydana geldiği geniş bir mağara sistemidir. İçeride yer alan bölümler arasında geçitler, tüneller ve odalar bulunur. Mağaranın bazı bölümlerinde ise dini semboller ve yazıtlar görülebilir.
Son olarak bu mekan, Hristiyan ve İslam mitolojilerinde önemli bir yere sahiptir. Hristiyanlıkta, Yedi Uyurlar, Roma döneminde Hristiyanlık karşıtı baskılardan kaçmak için mağaraya sığınan gençlerdir. İslam mitolojisinde ise Yedi Uyurlar, Mekke'deki Kral Decius'un zulmünden kaçarak mağaraya sığınan gençlerdir.




Tarihi Tarsus Evleri




Tarihi Tarsus evleri de Mersin Tarsus’ta gezilecek yerler listesinde yer alması gerekenlerden. Bu harika evlerin genel özellikleri ise şöyle:


  • Taş yapı: Tarsus tarihi evlerinin çoğu, yerel taş malzemelerden inşa edilmiştir. Bu evlerin duvarları, temelleri ve bazen dış cephesi taş bloklarla yapılmıştır. Bu, da Tarsus'un taş yapısıyla uyumlu bir mimari tarzı yansıtır.

  • Avlu düzeni: Tarsus evleri, tipik olarak bir avlu veya iç bahçe etrafında düzenlenmiştir. Avlular, aile ve misafirler için bir toplanma ve dinlenme alanı sağlarken çoğunlukla çeşmeler, bitki örtüsü ve bazen küçük bir bahçe ile süslenmiştir.

  • Geniş verandalar: Tarsus evlerinin bir diğer özelliği de geniş veranda veya sundurmalarıdır. Bu açık alanlar, sıcak iklim koşullarında serinlemek ve dışarıda zaman geçirmek için kullanılır. Verandalar, evin cephesinin önünde veya yanında uzanan geniş açık mekanlar olarak sıklıkla tercih edilir.

  • Ahşap detaylar: Tarsus evlerinde ahşap detaylar da sıkça kullanılır. Ahşap kapılar, pencereler, çatı kirişleri ve süslemeler, evlere estetik bir dokunuş katarken geleneksel bir görünüm de sunar.

  • Düz çatılar: Tarsus evlerinde genellikle düz veya hafif eğimli çatılar bulunur. “Dam” da denen bu çatılar, iklim koşullarına uyum sağlamak ve su tahliyesini kolaylaştırmak amacıyla tasarlanmıştır.

  • İç mekan düzeni: Tarsus evlerinin iç mekanları, genellikle ferah ve işlevsel olarak düzenlenmiştir. Evlerin odaları geleneksel olarak merkezi bir hol veya salon etrafında düzenlenir. Odalar genellikle yüksek tavanlara ve büyük pencerelere sahiptir.






Roma Yolu




Tarsus gezilecek tarihi yerler sıralamasında üçüncü sırada Tola Yolu var. Çoğumuzun bildiği üzere Tarsus, tarih boyunca önemli bir ticaret ve kültür merkezi olarak bilinmiş ve Roma İmparatorluğu döneminde Roma Yolu üzerinde bulunmasıyla da büyük bir stratejik öneme sahip olmuştur. İşte, Roma Yolu’nun bazı özellikleri:


  • Stratejik Konum: Tarsus'un Roma Yolu üzerinde olması, şehri stratejik bir konuma getirir. Roma İmparatorluğu'nun askeri gücünü sağlamak ve imparatorluk topraklarını korumak için Roma Yolu üzerindeki bölgelerin önemi büyüktü. Tarsus'un konumu, savunma ve kontrol açısından büyük bir avantaj sağlardı.

  • Ticaret Yolu: Roma Yolu, Roma İmparatorluğu'nun önemli bir ticaret yolu ağıdır. Tarsus, bu ağın önemli bir noktasında yer alır. Roma Yolu, Akdeniz kıyılarından geçerek Anadolu'yu ve Orta Doğu'yu bağlamaktadır. Bu yolla ticaret yapan tüccarlar ve seyyahlar, Tarsus'u ziyaret eder ve şehirdeki ticaretin canlılığına katkıda bulunurdu.

  • Ekonomik Gelişim: Roma Yolu üzerindeki konumu, Tarsus'un ekonomik gelişimine de katkıda bulunmuştur. Ticaretin yoğun olduğu bu yolla, Tarsuslu tüccarlar ve zanaatkarlar, imparatorluk topraklarından geçen malların alım-satımını yapar ve zenginleşirdi. Bu durum, şehirdeki ekonomik refahın artmasına ve kültürel gelişimin desteklenmesine yardımcı oldu.






Ulu Cami




Mersin Tarsus gezilecek yerler arasındaki Ulu Cami, dini bir ibadet yeri olarak hizmet verirken ziyaretçilere tarihi ve estetik bir deneyim de sunar.
Caminin dış cephesinde ve iç mekanında yer alan taş işçiliği oldukça detaylı ve estetiktir. Taş işçiliği, Osmanlı dönemi mimarisine özgü süslemelerle bezenmiştir. Kabartma desenler, geometrik motifler ve yazıtlar caminin estetik görünümünü tamamlar.
Ulu Camii'nin yanında yer alan minaresi, caminin en karakteristik özelliklerinden biridir. Minare, Osmanlı tarzına uygun olarak inşa edilmiştir ve caminin siluetine güzellik katar.

Caminin iç mekanı geniş ve ferah bir ibadet salonuna sahiptir. Yüksek tavanları, büyük pencereleri ve aydınlık atmosferi ile bilini. İç mekanın süslemeleri de Osmanlı tarzını yansıtır. İbadet alanında yer alan mihrap ve minber, caminin önemli öğeleridir.
Tarsus Ulu Camii, tarihi ve kültürel bir miras olarak büyük öneme sahiptir. Cami, 16. yüzyılda Osmanlı döneminde inşa edilmiştir ve Tarsus'un tarihini yansıtan önemli bir yapısıdır.

Mekan, Osmanlı dönemi mimarisinin etkilerini taşır. İç ve dış mimarisi oldukça etkileyicidir. Caminin büyük bir avlusu, merkezi bir ibadet salonu ve minaresi bulunmaktadır.




St. Paul Kilisesi  




Tarsus’ta gezilecek görülecek yerler içindeki bir diğer durağımız Aziz Paul Kilisesi. Yalnız söylememizde fayda var ki buraya araçla geldikten sonra bir hayli yol yürümen gerekiyor. Bakalım, bu kilise hangi bakımlardan ilgi çekiyor.


  • Freskler: Kilisenin iç mekanında fresk kalıntıları bulunmaktadır. Bu freskler, kilisenin duvarlarını süsleyen dini figürler, azizler ve sahneleri içerir. Fresklerin çoğu zamanla tahrip olmuş olsa da, bazı kalıntılar hala görülebilir.

  • Taş İşçiliği: Kilisenin dış cephesinde ve iç mekanında yer alan taş işçiliği oldukça özenlidir. Taş işlemeleri, Bizans dönemi süslemelerini yansıtan kabartma desenler, rozetler ve diğer geometrik motifler içerir.

  • Aziz Paul Anısı: Tarsus St. Paul Kilisesi, Aziz Paul'un anısını yaşatan bir kilisedir. Kilisenin inşa edildiği yerde, Aziz Paul'un doğduğuna ve Hristiyanlık tarihindeki rolüne dair önemli bir bağlantı vardır. Kilise, Hristiyan ziyaretçiler için önemli bir yerdir ve Aziz Paul'un hayatı ve öğretileriyle ilgili bilgiler sunar.

  • Kültürel Miras: Tarsus St. Paul Kilisesi, Tarsus'un tarihi ve kültürel mirasının bir parçasıdır. Kilise, şehrin dini ve tarihi önemini yansıtan bir yapıdır ve ziyaretçilere bu zengin geçmişi keşfetme fırsatı sunar.







Nusret Mayın Gemisi




Osmanlı İmparatorluğu döneminde inşa edilmiş olan Nusret Mayın Gemisi, Tarsus’un önemli simgelerinden. Kurtuluş Savaşı sırasında da önemli bir rol oynamış olan bu geminin belli başlı özelliklerini sıralamak gerekirse:
Nusret Mayın Gemisi, İngiliz donanmasına ait Nusret sınıfı mayın dökme gemilerinden biridir. Bu gemiler, I. Dünya Savaşı sırasında Osmanlı İmparatorluğu tarafından kullanılmak üzere inşa edilmiştir.
1911 yılında İngiltere'de Fairfield Gemi İnşaat Şirketi tarafından inşa edilmiş olan gemide çelik gövde ve güçlü makineler kullanılmıştır.

Nusret, adını aldığı Nusret sınıfı mayın dökme gemilerinin bir üyesidir. Gemideki mayın bölümü, mayın dökmek için tasarlanmış özel bir sistemdir. Bu gemiler, özellikle Çanakkale Boğazı'nda ve Ege Denizi'nde mayın dökmek için kullanılmıştır.
Geminin Kurtuluş Savaşı’ndaki rolü ise 26 Ağustos 1922'de, Türk Deniz Kuvvetleri tarafından Kütahya Zaferi'nin habercisi olarak İzmir Körfezi'ne mayın dökmek için kullanılmasıdır. Bu mayınlar, Yunan donanmasının ilerlemesini durdurmuş ve Türk direnişine destek sağlamıştır.

Son olarak Nusret Mayın Gemisi, 1997 yılında restore edilerek bir müze gemisine dönüştürülmüştür ve bugün İzmir'de Alaybey bölgesinde bulunan Nusret Mayın Gemisi Parkı'nda ziyaretçilere açıktır.




Kleopatra Kapısı




Tarsus’ta gezilecek güzel yerler listesinin son maddei Kleopatra Kapısı. Tarsus'un tarihî kalıntıları arasında önemli bir yapı olan bu mekan, ziyaretçilere antik dönemin atmosferini ve Tarsus'un tarihi bağlamını deneyimleme fırsatı sunması bakımından son derece önemli. Bakalım özelliklerine:

Tarsus Kleopatra Kapısı, efsaneye göre Roma İmparatoriçesi Kleopatra'nın Tarsus'a giriş yaptığı kapı olarak bilinir. Kleopatra, Mısır kraliçesi olarak ün kazanmıştı ve Mark Antony ile olan ilişkisi sırasında Tarsus'u ziyaret ettiği söylenir. Kapının adının Kleopatra'ya atfedilmesi, bu efsaneye dayanır.

Roma dönemi süslemelerine sahip bir yapı olan bu kapının kalıntıları üzerinde geometrik motifler, kabartmalar ve diğer dekoratif detaylar bulunur. Bu süslemeler, kapının estetik görünümünü tamamlar ve Roma mimarisinin zarafetini yansıtır.
Kapı, iki kuleye sahip bir yapıdır. Kuleler, eski dönemlerde kapının her iki yanında yer alır ve koruyucu bir işlev görürdü. Kulelerin kalıntıları hala görülebilir ve kapının dikkat çekici özelliklerinden biridir.
Sen de bu görkemli kenti ziyaret etmek istersen Hopi Tatilbudur.com Kampanyası ile Paracık kazanarak ilerleyebilirsin.

Ayrıca daha serin bir yaz geçirmeyi tercih edenlerdensen senin için bir Karadeniz gezi rotasını da buraya bırakalım. “Karadeniz’de Gezilecek Yerler” listesi burada. Şimdiden iyi tatiller!