Hatay Gezilecek Yerler

Kültürlerin beşiği ve kardeşliğin şehri olarak nam salmış Hatay, Türkiye'nin önemli kentleri arasındaki yerini tüm sağlamlığıyla alıyor. Akdeniz Bölgesi'nin doğu kıyılarında uzanan şehir, günümüzde hem gurme hem de kültür turlarının vazgeçilmezleri arasında. Hatay; doğusunda ve güneyinde Suriye, batısında Akdeniz, kuzeybatısında Adana, kuzeyinde Osmaniye ve kuzeydoğusunda Gaziantep ile çevriliyor. Yani sadece kendisi değil, çevresi de bir o kadar güzel. Eper senin de yolun bir gün bu eşsiz kente düşerse diye senin için Hatay gezilecek yerler listesi hazırladık. Tarihi evlerden İskenderun Körfezi'ne, Mozaik Müzesi'nden Belen Tabiat Parkı'na pek çok mekanı bu listede görmen mümkün. Yazının devamını okuyarak Hatay'ın görmeye değer kültürel ve doğal varlıkları hakkında fikir sahibi olabilirsin. Hazırsan Hatay tarihi ile yazımıza başlıyoruz

Hatay Tarihi

Hatay'ı, en fazla dedelerimizde ya da onların ebeveynlerinin hikayelerinden bildiğimiz kadarıyla tanıyor olabiliriz. Ancak bu büyülü kentin tarihi çok daha eskilere dayanıyor. Yapılan arkeolojik kazılarda şehre ait en eski bulguların, milattan önce 100000 ile 40000 yılları arasına tarihlendiği keşfedilmiş. Tunç Çağı'ndan beri ilk önce Akat Beyliği daha sonra Yamhad Krallığı çatısı altında toplanan Hatay, M.Ö 17. yüzyıl sonlarına doğru Hititler ve Mısırlılar egemenliğine sahil oluyor. Sonrasında ise sırasıyla Urartular, Asurlular ve Persler kenti alarak yönetmeye başlıyor. Bundan yüzyıllar sonra, takvimler M.Ö 300 yılını gösterdiğinde Hatay'ın şimdiki merkezi olan Antakya kurulmuş. İşte, o saatten sonra kent, gelişimini hızlandırarak seviye atlamış. M.Ö 64 yılına gelindiğinde dönemin en güçlü imparatorluğu olan Roma egemenliğine katılan Hatay, imparatorluğun Suriye eyaletinin başkenti olmayı başarmış. Burada büyük bir refah içinde yaşayan Hatay halkı için, İslam ordularının gelişiyle Emevi ve Abbasi hükümdarlığı başlıyor. M.S 969'da Bizans topraklarına dahil olan Hatay, burada da uzun yıllar kalıyor. Daha sonra 11. ve 12. yüzyıllar arasında Haçlı Seferleri esnasında Memluk Devleti geliyor ve Hatay'ı Haçlıların elinden kurtarıyor.

16. yüzyılda Yavuz Sultan Selim'in Hatay'ı fethiyle kent için yeni bir sayfa açılıyor. Osmanlı egemenliğine giren şehir, Halep' bağlı bir kaza olarak yönetilmeye devam ediyor. Osmanlı İmparatorluğu'nun Hatay egemenliği, 2. Dünya Savaşı sonlarına kadar devam ediyor. Kent o kadar önemseniyor ki Fransızlar burayı kendi topraklarına katmak istiyor. Türk Ordusu 4 Temmuz 1938'de Hatay'a girerek görevine başlıyor ve Hatay Meclisi kurularak Hatay Cumhuriyeti ila ediliyor. Öyle ki bu cumhuriyete, bir cumhurbaşkanı bile seçiliyor. Sonunda 1939'da Fransızlar Hatay'ın Türkiye'nin olmasını kabul ediyor ve kent prangalarından kurtuluyor.

Tüm bu bilgilerin ardından Hatay'da gezilecek yerler konumuza geri dönerek kentin en güzel doğal ve kültürel merkezlerine göz atmaya başlayabiliriz.

Hatay'da Nereler Gezilir?

Hatay'ın köklü tarihini okuyanların aklına ilk gelecek sorulardan biri Hatay'da nereler gezilir, olurdu herhalde. Sorunun cevabı içinse aşağı bakman yeterli.

İskenderun Körfezi

Hatay dendiğinde akla ilk gelecek yerlerden biri İskenderun Körfezi. Dolayısıyla Hatay gezilecek yerler listesinde ilk sırayı da kendisi alıyor. Kentin Adana ile arasında bulunan bu körfez, iki şehrin en doğu noktasını oluşturuyor. Burası sadece harika bir manzarası olduğu için değil, kara ve deniz ulaşımı son derece gelişmiş olduğu için de önemli. Zira İskenderun Körfezi, tam da bu sebeple kentteki ticari faaliyetlerin de merkezi sayılıyor. Hatta İskenderun Limanı, ülkenin Akdeniz şeridindeki en büyük üçüncü liman olma özelliğine sahip. Ortadoğu bunalımları sebebiyle önemini bir hayli yitiren Beyrut, yerini Akdeniz'in incisi İskenderun Körfezi'ne bırakmış. Senin de yolun buraya düşerse, İskenderun'un Pınarbaşı bölgesinde bulunan İskenderun Körfezinde bir tekne turuna katılmayı sakın ihmal etme! Hatta Hopi üyesi TatildeKirala.com kampanyasından alacağın Promosyon Kodunu girerek yapacağın tekne kiralamalarında %5 indirim kazanabileceğini de unutma!

Antakya Evleri

18. ve 19. yüzyıllara tarihlenen eski Antakya evleri, Hatay'ın en güzel kültürel varlıkları arasında. Dar sokaklarda birbiri sıra inşa edilen bu evlerin bazısında hala hayat var. Antakya’nın sosyal ve kültürel hayatına açılan kapılar olması sebebiyle de büyük bir öneme sahip olan bu evler, kentin sokak dokusuyla da bütünleşmiş. Halk arasında “zokmak” denen çıkmaz sokaklar, biraz olsun Pompei kentini anımsatsa da Antakya evlerinin kendine has pek çok özelliği bulunmakta. Bu eski evlerin çoğu aynı plan ve üsluba sahip. Ayrıca Antakya evleri, sokaktan bir avluyla gizleniyor ve kendi içine dönük bir anlayışla sokaktan ayrılıyor. Yani evler hem sokakta hem değil! Eski Antakya Evleri Habib-i Neccar Dağları ile Asi Nehri arasında yer almakta. Hatay'a gittiğinde ziyaret etmeden dönersen kente büyük ayıp olur, bizden söylemesi!

Musa Ağacı

Hatay'ın Samandağ bölgesinde yer alan Musa Ağacı, kentin simgesi konumunda. Üç bin yaşında olduğu düşünülen bu ulu ağaç, son derece görkemli görünüyor. Üstelik bir de hikayesi var. Rivayete göre Hz. Hıdır ve Hz. Musa, Musa Dağı'na çıkmak üzere yola koyulur ve şu an ağacın olduğu yere gelir. Hz. Musa çok susar ve su içmek için dereye yönelmek ister. Dereye gitmeden önce de bastonunu ağaca yaslar ve yoluna devam eder. Ancak tam o sırada bastonunu unuttuğunu fak eder ve almak üzere geri döndüğünde bir de ne görsün! Bastonun bulunduğu yer yeşermiş, fidan olmuş. O günden sonra o fidan büyümüş, büyümüş ve Musa Ağacı olarak anılmış. Şimdilerde ise Samandağ Hıdırbey mevkiinde olan Musa Ağacı, yerli ve yabacı turistler tarafından mutlaka ziyaret ediliyor. Ayrıca buradaki esnaftan alışveriş ederek hatıra değerinde yöresel ürünler satın almayı da unutma!

Antakya Mozaik Müzesi

Sadece Hatay için değil, Türkiye için de bulunmaz bir değere sahip olan Antakya Müzesi'nde mitolojik izlerini bugün bile taşımaya devam eden eserleri barındırıyor. Öyle ki Antakya Mozaik Müzesi içinde sergilenen mozaikler gerek nitelik gere nicelik bakımından o kadar üstün ki müze, dünya çapında ikinci en zengin mozaik müzesi olarak anılmakta. Bu yerdeki mozaikler 1932 yılında gün yüzüne çıkarılmış. Roma ve Bizans dönemlerinin izlerini görebileceğimiz hamamlar, evler ve kiliselerin mozaikleri, Hatay'ın farklı bölgelerinde varlığını sürdürmekte. Üstelik burada sadece mozaikler yok; aynı zamanda son derece görkemli antik tanrı heykellerini de Antakya Mozaik Müzesi'nde görmek mümkün. Görenleri büyüleyen Güneş Tanrısı Apollon, bunlardan biri. Hatay'ın Küçükdalyan bölgesinde yer alan bu müzeye ister özel araç ile istersen de toplu taşıma ile ulaşman mümkün.

Kısacası sen de Hatay'a gittiğinde tüm bu mekanları görmek için kendine zaman yaratmalısın. Ayrıca tatil için kararsızlık yaşıyorsan termal tesislerden bungalov evlere çeşit çeşit tatil fırsatı hakkında fikir edinmek için Harika Tatil Fırsatları başlıklı yazımıza mutlaka göz atmalısın!