Yemyeşil yapraklı, iç açıcı salon bitkileri ile tanışmaya hazır mısın? Birbirinden güzel salon bitkileri arasından sana en uygun olanı hangisi?

Yaşam alanına estetik bir dokunuş kazandırmak, yeşilin ön planda olduğu bir canlılık katmak ve evinin havasını her daim tertemiz tutmak için salon bitkilerinden yararlanabileceğini biliyor muydun? Yaratıcı bir dekor ile buluştuğunda adeta bir bahçe terapisine dönüşen salon bitkileri çeşitleri, hem evleri hem ofisleri pozitif duygularla beslemene yardımcı oluyor. Eğer sen de dört duvar arasını botanik bir cennete dönüştürmeye hazırsan, en güzel salon bitkileri, bilinen ve bilinmeyen salon bitkileri isimleri ve oldukça kolay olan salon bitkileri bakımını ele aldığımız bu blog yazısı tam sana göre. Şimdi vakit kaybetmeden bir an önce evinin en güzel köşesine yerleştirmek isteyeceğin salon bitkilerini sıralamaya başlayalım:



1. Para Ağacı


Yeşim bitkisi olarak da bilinen ve büyük salon bitkileri arasında yer alan para ağacı, kalın gövdesi ve parlak oval şekilli yapraklarıyla dikkat çekiyor. Para ağacı, salonuna tropikal bir hava vermek isteyenler için biçilmiş kaftan. Ara ara bonsai bitkisi ile de karıştırılan bu bitki, günde birkaç saat doğrudan güneş ışığı istiyor. Toprağının ise geçirgenliği yüksek ve kumlu olması öneriliyor. Para ağacını topraktaki nem seviyesi azaldıkça sulamakta fayda var; bu şartlara dikkat edildiği sürece kendisinden tatmin edici bir gelişim göstermesini beklemek mümkün.



2. Aloe Vera


Aloe vera, yapraklarında sulu bir öz taşıyan ve yüzyıllardır şifa niyetine kullanılan bir bitkidir. Sağlığa ve güzelliği sağladığı faydalarla ön plana çıkan bu salon bitkisi, çeşitli koşullara çok iyi uyum sağladığı için evlerde ve ofislerde sıklıkla tercih ediliyor. Aloe vera, en iyi gelişimi 21 - 26 derece aralıklarında gösteriyor ve doğrudan güneş ışığına da ihtiyaç duymuyor. Nemli bir sulamayla yetiştirilmesi gereken aloe veranın aynı zamanda iyi drenajlı ve hava alabilen bir toprağa sahip olması gerekiyor. Aloe veradan maksimum verimi alabilmek için yaprakları içerisindeki jeli çekebilir ve günlük bakım rutininde en doğal ve saf haliyle kullanabilirsin.



3. Yelken Çiçeği


Bazı kaynaklarda barış çiçeği olarak da geçen, botanik lügatındaki adı ise "Spathiphyllum" olan yelken çiçeği, büyüleyici beyaz renkli çiçeğiyle ev ve ofislerde kullanılan çiçekli salon bitkileri arasında yer alıyor. Oldukça minimal olan bu salon bitkisini oda sıcaklığında, dolaylı gün ışığında ve nemli toprak koşullarında büyütmek mümkün. Yelken çiçeğinin parlak ve güzel yaprakları dikkatleri üzerine çekmeye yetiyor; ancak bu bitkinin yanlış sulama ve aşırı güneş ışığına maruz kalma gibi durumlarda oldukça hassas olduğunu unutmamak gerekiyor.



4. Kurdele Çiçeği


Kurdele çiçeği, sadece yer saksılarında değil, son dönemlerde bohem dekorasyonun vazgeçilmez bir parçası haline gelmiş tavan saksılarında da sıklıkla kullanılıyor. Yüzyıllardan iç mekan süsleme konusunda listenin başını çeken kurdele çiçeği, Güney Afrika orijinli olduğu için ilkbahar ve yaz mevsiminde bolca suya ihtiyaç duyuyor. Kılıcı andıran uzun ve sivri uçlu yaprakları, hem bohem hem modern dekorasyonlara uyum sağlayabilecek bir çeşitlilik sağlıyor. Kurdele çiçeği, doğru bakım ile karşılandığında 60 cm'ye kadar uzayabiliyor.



5. Paşa Kılıcı


Paşa kılıcı, zahmetsiz ve bakımı kolay salon bitkileri arasında ilk sıralarda geliyor. Yukarı doğru büyüyen uzun ve düz yapraklarıyla karakteristik bir duruş sergileyen paşa kılıcı, bazı kaynaklarda yılan bitkisi olarak da biliniyor. Düşük ve yüksek güneş ışığına karşı toleransı bulan bu salon bitkisi, havadaki toksinleri ayrıştırma ve yok etme konusunda da oldukça başarılı. Paşa kılıcı satın alırken en çok dikkat edilmesi gereken nokta ise evcil hayvanlarda bazen zehirleyici bir etki yaratıyor olması. Bu nedenle kedi, köpek ya da kuş gibi bir evcil hayvan besliyorsan salona paşa kılıcı getirmeden önce iki kere düşünmen tavsiye ediliyor.



6. Şans Bambusu


Hiçbir salon bitkisi listesi, içerisinde şans bambusu olmadan tamamlanamaz. Batı Afrika orijinli olan şans bambusu, saksı toprağından ziyade suda yetişmeyi yeğliyor. Bu da şans bambusu bakımında ona özel bir saksı temin edilmesini gerektiriyor. Ev ve ofislerde şans getirdiğine inanılan bu bitki, estetik bir görünüm kazandırmak için genellikle cam vazolarda ve suyun içerisinde yetiştiriliyor. Uzun, ince ve kavisli yapraklarıyla göz dolduran şans bambusu, aynı zamanda güneş istemeyen salon bitkileri arasında yer alıyor.



7. Draçena


Gelişimini neredeyse 10 yıla kadar sürdüren ve iyi bakıldığında 1,5 metreye kadar uzayabilen draçena, ziyadesiyle büyük yapraklı salon bitkilerinden. Tıpkı paşa kılıcı ya da kurdele çiçeği gibi ince ve uzun yapraklara sahip olan draçenanın tropikal bir havası da yok değil. Dracaena Marginata olarak da geçen bitki, Madagaskar orijinli olup aşırı sulanmadan ve doğrudan güneş ışığından hiç hazzetmiyor; bizden söylemesi.



8. Areka Palmiyesi


Evinde minik bir palmiyeye yer açmaya ve güney sahilleri esintilerini evine taşımaya ne dersin? O zaman ihtiyacın olan tek şey, bir adet dolgun gövdeli Areka palmiyesi edinmek. Areka palmiyesi de yeşil yapraklı salon bitkileri arasında en çok tercih edilen isimlerden biri olmakla birlikte, aydınlık odaları tercih eden, bir miktar nazlı bir salon bitkisidir. Bu bitkinin gelişim gösterebilmesi için parlak ışığa ve ölçülü suya ihtiyacı vardır.



9. Orkide


Her salon bitkisi büyük olmak zorunda değil, değil mi? Evde yetiştirilebilecek en estetik çiçeklerden biri olan orkide, bu listenin belki de en meşakkatli ve zahmetli bakım süreçleri gerektiren bitkisi olabilir. Genel olarak aydınlıktan hoşlanan orkide, hem sabah hem akşam güneşi gören bir pencerenin önünde yaşamaktan mutluluk duyar. İhtiyaçlarını ise yaprakları vasıtasıyla dile getirir; koyu yeşil ve yumuşak orkide yaprakları, bitkinin yeterli ışık almadığının bir göstergesi iken, sararmış ya da kızarmış yapraklar, orkidenin fazla gün ışığı aldığının işaretidir. Mini orkide, bambu orkidesi, maymun orkidesi gibi farklı türleri bulunan orkidelerin mor, pembe, sarı ve beyaz gibi çeşit çeşit renk seçenekleri de yer alıyor.



10. Telgraf Çiçeği


Tavan saksısı için uygun olan bir diğer salon bitkisi de şüphesiz ki telgraf çiçeğidir. Adeta sime bulanmış gibi parıl parıl parlayan mürdüm rengi geçişli yaprakları, bu bitkiyi özel kılan detaylardan sadece birkaç tanesi. Sarmaşık gibi aşağıya doğru sarkarak büyüyen ve büyüdükçe güzelleşen telgraf bitkisi, özellikle balkonlarda ve teraslarda ihtişamlı bir görüntü yaratmak için birebirdir.



11. Salon Sarmaşığı


İsmi salon sarmaşığı olan bir bitkinin ideal salon bitkileri arasında yer almasına kim şaşırabilir ki? Tıpkı telgraf çiçeği gibi sarkan bir yapıya sahip olan ve mini bir sarmaşığı andıran salon sarmaşığı, özellikle son dönemlerde şifonyer, mutfak dolabı ve raf gibi mobilyaları süslemek için tercih ediliyor. Az ışıktan bile etkilenmediği için bir odanın neredeyse her yerine uyum sağlayabilmesi, elbette bu dekorasyon trendinin yükselmesindeki en önemli etken. Sen de evinin en kuytu köşesine bir adet salon sarmaşığı satın alabilir ve evinin havasının değişimini anında gözlemleyebilirsin.



12. Ficus Benjamin


Bol yapraklı, uzun boylu, ihtişamlı... Kim Ficus Benjamin bitkisinin getirdiği ikonik görüntüye hayır diyebilir ki? Salon bitkilerinin atası niteliğini taşıyan Ficus Benjamin, aydınlık ve doğrudan güneş almayan yerleri sever. Nemli ortamlarda daha sağlıklı gelişim gösterir ve yaz aylarında bolca sulanmak ister. Toprağı için süzek toprakları tercih etmeli, aynı zamanda toprak yapısının da asitli ve nötr olmasını sağlamalısın.



13. Monstera


Geniş yapraklı salon bitkileri arıyorsan, son dönemlerin yıldızı monstera senin için ideal bir seçim olacaktır. Deve tabanı olarak da bildiğimiz monstera, bohem ve rustik dekorasyonun olmazsa olmaz nesneleri arasında boy gösteriyor. Boy gösteriyor derken abartmıyoruz; düzenli ve doğru bir bakımla bir deve tabanının ortalama 2,5 metreye kadar uzayabileceği öngörülüyor! Eğer sen de bu iddialı boyutlara ulaşmak istersen monstera'nı doğrudan güneş ışığından korumalı, az ve sık aralıklarla onu sulamalısın. Sana uzun yıllar sağlıklı bir biçimde eşlik etmesi için ise ilkbahar ve yaz mevsimi boyunca ayda bir kez olacak şekilde gübre takviyesi yapabilirsin