Aydın’daki Dilek Yarımadası Büyük Menderes Deltası Milli Parkı; eşini benzerini başka hiçbir yerde göremeyeceğin bir doğa harikası. Türkiye’nin batısından doğusuna kıyılarda yetişen neredeyse tüm bitkileri bir arada görebileceğin, yüzlerce kuş türü ile vahşi hayvanı doğal ortamlarında gözlemleyebileceğin, aynı zamanda pek çok tarihi ve kültürel zenginlik barındıran Dilek Yarımadası’nda seni bekleyen çok şey var.


Açık Hava Müzesi


Dilek Yarımadası 1966 yılında Milli Park ilan edilmiş. Hemen güneyinde yer alan Büyük Menderes deltasıyla birlikte toplamda yaklaşık 28.000 hektarlık bir alana sahip olan bu milli parkta, yurdun bütün kıyılarında varolan bitki türlerini doğal yetişmiş halleriyle bulabilirsin. Bu muazzam çeşitlilik, Dilek Yarımadası’nın Avrupa Konseyi tarafından ‘Flora Biogenetik Rezerv Alanı’ olarak kabul etmesine sebep olmuş.

 

Temiz ve Doğal Kıyılar


Uluslararası Ramsar Sözleşmesi, Bern Sözleşmesi, Rio Sözleşmesi ve Barselona Konvansiyonu kararlarıyla koruma altına alınan Büyük Menderes Deltası ise, "A Sınıfı Sulak Alan" özelliği taşıyor. Büyük Menderes nehriyle beraber deltanın su kaynağı olan Bafa Gölü’nün kendisi de bir tabiat parkı. Sahilleri ise hiçbir yapılaşmanın olmadığı, ülkenin en temiz kalmış kıyılarından.

 

Yüzlerce Kuş Türü


Menderes Deltası’nda 256 farklı kuş türü yaşıyor. Nesli tükenmekte olan Cüce Karabatak, dünyada sadece birkaç bin çift kaldığı tahmin edilen Tepeli Pelikan, Kerkenez, Küçük Akbalıkçıl kuşu ve Akkuyruklu Kartal bunlardan sadece birkaçı. Flamingoların da Bafa Gölü’nde kışı geçirip dinlendikleri tespit edilmiş. 



Soyu tükendigi varsayılan Anadolu Parsı'ndan dünyanın en nadir deniz canlılarından biri olan Akdeniz Foku’na, yaban domuzundan vaşağa kadar 36 tür memeli, 42 tür sürüngene ev sahipliği yapan Dilek Yarımadası, tüm dünyaya Türkiye’den yayılan Alageyik’in de vatanı aynı zamanda. Tertemiz kıyı ve lagünlerinde sayısız balık ve tam 45 ayrı tür deniz canlısını da yine doğal ortamlarında görebilirsin.

 



Zengin ve Etkileyici Flora


Dilek Yarımadası aslen Akdeniz bitki örtüsünden öğeler taşıdığı hâlde, ilginç bir şekilde Avrupa-Sibirya grubundan da çok sayıda ağaç ve yeşilliği bulunduruyor. Karaçam, Kızılçam, Dallı Servi, Akçaağaç, Finike Ardıcı, Dişbudak ve daha pek çok ağacın gölgesinde serinleyebilir, Sandal Ağacı, Defne, Menengiç, Sumak, Adaçayı gibi mis kokulu bitkiler arasında kaybolabilirsin.


Doğayla Baş Başa



Milli Park alanının içinde 18 km uzunlukta bir kanyon bulunuyor. Olukludere isimli bu kanyonun yürüyüş yolunda vahşi doğa ile saatlerce baş başa kalabilirsin. Parkın inanılmaz çeşitlilikteki bitki örtüsüne, kuşların, derelerin ve şelalelerin seslerine kendini bırakırken enfes bir manzaranın tadını çıkarabilirsin. 



Kanyon yürüyüşünden başka, delta ve Büyük Menderes nehri üzerinde balık tutabilir, kuş gözetleme kulesinde kuş gözlemciliği yapabilir, bisiklet yollarından faydalanabilir, yaban hayatını gözleyebilir, belirlenmiş alanlarda sevdiklerinle piknik yapabilirsin. Elbette sahili ve plajı da bulunan parkta Samos manzarası eşliğinde dinlenebilirsin. Parkta ani yağışlara karşı yağmur barınağından çocuk oyun alanına, kabinlerden kır lokantasına kadar her şey düşünülmüş. 
 




Etrafta Neler Var?



 

Dilek Yarımadası’na kadar gelmişken hemen yakınındaki Eski Doğanbey Köyü’nde Rum ve Türk mimarisinin güzel örneklerini görebilir, Eski Şaraphane Mevkii’ni, Priene, Milet ve Tebai Antik Kentleri’ni gezebilirsin. Yine buraya kadar gelmişken sınır komşuları olan Kuşadası ve Didim’e de uğrayabilir, Apollon tapınağını ziyaret edebilirsin.



Eylül-ekim ayları böylesi bir doğa deneyimi için çok uygun. Bölgeye yakın en uygun uçak ve konaklama seçenekleri ise Tatilsepeti’nde seni bekliyor.