Güneşlenme Saatleri

Vücudun için gerekli olan D vitaminini alırken güneşlenme saatlerine ne kadar dikkat ediyorsun? Müthiş bir ısı ve enerji kaynağı olan güneşin tüm canlılara sayısız yararı bulunuyor. Fakat dikkat edilmediği takdirde büyük zararlar da verebiliyor. Deniz sezonunun başladığı şu günlerde sen güneşlenme hakkında daha fazla bilgiye sahip ol ve sağlığını koru diye bilmen gereken önemli noktaları araştırdık. Böylece cildine zarar vermeden güzel bir bronzluk yakalamak için hangi saatlerde güneşlenmen gerektiğine daha iyi karar verebilirsin. Tabi yalnızca saatlerle de sınırlı kalmadık. Konu bu kadar güçlü bir ısı kaynağı olunca güneşin faydaları ve zararları hakkında da bilmen gereken noktaları işledik. Merak ettiğin tüm soruların yanıtları için okumaya devam et.

Fazla ve Yanlış Güneşlenmenin Zararları

Yaygın olarak bilinenin aksine Güneş, yalnızca yaz aylarında değil, tüm yıl boyunca UV-A ve UV-B ışınlarını yeryüzüne gönderiyor. Evin camından dahi içeri ulaşabilen UV-A ışınları, yaşlandırıcı ışınlar olarak biliniyor ve ozon tabakası tarafından da emilemiyor. UV-B ışınları ise camlardan içeri süzülemediği gibi bir bölümü de ozon tabakası tarafından emiliyor. Yakıcı ışınlar olarak bilinen UV-B ışınları, cildinin bronzlaşmasını sağlarken aynı zamanda yanıklara ve gözde katarakta sebep olabiliyor. Bunun yanı sıra UV-A ışınları ise erken yaşlanma ve kırışıklık gibi cilt üzerinde uzun süreli tahribata sebep olabiliyor. Peki, cildime faydalı olacak güneş ışınları hangisi? diye sorduğunu duyar gibiyiz. D vitamininin en önemli kaynaklarından olan güneş ışınlarının insan vücuduna büyük faydası bulunuyor. Bu vitamin de UV-B ışınlarıyla yeryüzüne ulaşıyor. Güneşe sınırlı sürelerde maruz kalarak hem zararlı ışınlardan mümkün olduğunca korunup hem de vücudunun ihtiyaç duyduğu D vitaminini alabilirsin. Bilinçsiz güneşlenme ve güneşin en tepede olduğu yakıcı saatlerde bronzlaşma çabası ise sağlığını olumsuz yönde etkileyebilir. Bu nedenle güneşlenme hangi saatlerde yapılmalı ve ne kadar süre güneşlenilmeli soruları büyük önem taşıyor.

Güneş Işınlarının Cilde Zararları

Güneş ışınlarına fazla miktarda ve uzun süre maruz kaldığında cildin ortalama 2-3 kat kalınlaşabiliyor. Bu da ciltte kırışıklıkların oluşmasına davetiye hazırlıyor. Kırışıklıkların yanı sıra ciltte lekeler de oluşabiliyor. Güneşlenme süresi erken yaşlanmayı tetiklediği gibi çok daha ciddi sonuçlara da varabiliyor. Yoğun ve doğrudan maruz kalmalarda cilt kanserine yakalanma riski de önemli ölçüde artıyor. Cildimiz bu ışınları engellemediğinden UV ışınları derinin en alt tabakasına kadar ulaşabiliyor. Yakıcı ışınlar sonucu kolajenin azalması ve hücre hasarı da böyle oluşabiliyor. Güneşin cildimize zararları bu kadarla da sınırlı değil. Günümüzde moda haline gelen ve son derece beğenilen çiller de zaman zaman yoğun güneşe maruz kalmalar sonucu ortaya çıkabiliyor. Melanin pigmentinin ciltteki birikimiyle oluşan çilleri de güneşin yüze zararları arasında sayabiliriz. Yaşlanma ve kırışıklık gibi aslında çiller de güneş ışınlarının maruz kaldığı tüm bölgeleri etkileyebiliyor. Bu nedenle omuzlarda, sırtta ve dekolte bölgesinde de çiller görülebiliyor. Cilt kanseriyle bağlantılı olarak bu noktada benlerini de takip etmen son derece önemli. Şüpheli bir artış ve koyulaşma gözlemlersen mutlaka doktoruna danışmalısın.

Güneşin Işınlarının Saça Zararları

Güneş denilince cilt akla gelse de UV ışınlarının saç üzerinde de etkileri bulunuyor. Yakıcı güneşin en önemli etkisi saç tellerindeki nem kaybı ve kurulukla birlikte gelen hasarlar. Saçların çok fazla güneşe maruz kaldığında koruyucu dış yapısı incelebiliyor ve bu da kırılmalara sebebiyet verebiliyor. Halihazırda işlem görmüş boyalı saçların güneş korumasına özellikle dikkat etmesi gerekiyor. İşlem görmüş saçlara nüfuz eden UV ışınları, renk pigmentlerinin de azalmasına sebep olduğu için yaz aylarında solgun ve cansız bir görünüm oluşturabiliyor. Çünkü saç tellerinin sağlıklı görünebilmesi için yapısında bazı proteinler bulunuyor. UV ışınları bu protein yapısına zarar verdiğinde parlaklığı azaltıyor ve sağlıksız bir görüntü oluşmasına sebebiyet verebiliyor. Güneşin saça zararlarını engellemek için tıpkı cildine olduğu gibi saçlarına da dikkat etmen gerekiyor. Yaz aylarında uygulayacağın saç maskeleri besleyicilik açısından saç sağlığına büyük katkı sağlıyor. Bunun yanı sıra yağ bakımları da tercih edebileceğin seçenekler arasında yer alıyor. Güneş altında uzun zaman geçireceğinde, durulanmayan ve tıpkı güneş kremleri gibi UV ışınlarına karşı koruyuculuk sağlayan kremleri tercih edebilirsin. Sen de bu tür ürün çeşitleriyle yaz aylarında cansız görünen saçlar yerine canlı ve parlak saçlara sahip olabilirsin. Alışverişini Hopi anlaşmalı markalardan yaparak kampanya ve indirimlere ek Paracık kazanma imkanını da yakalayabilirsin.

D Vitamini Almak İçin İdeal Güneşlenme Saatleri

Tırnakların ve kemiklerin, sinir ve bağışıklık sistemlerinin güçlenmesine yardımcı olan D vitamini, aynı zamanda bazı kanser türlerine yakalanma riskini de azaltıyor. Bu vitaminin eksikliğinde çocuklarda raşitizm ve yetişkinlerde de osteomalazi gibi kemik hastalıkları görülebiliyor. Ayrıca kolon kanseri, meme kanseri, prostat kanseri ve tip 1 diyabet gibi ciddi hastalıklara yakalanma riskini de azalttığı söyleniyor. Yukarıdaki başlıklarda incelediğimiz bunca zararlı etkiden sonra güneş ışınlarının bu kadar faydalı olduğunu bilmek gerçekten şaşırtıcı. İki yönlü etkisi bulunan bu ışınlardan kötü olanlara maruz kalmadan yalnızca iyi etkilerini alabilmek mümkün mü? Tamamen mümkün olmasa da kendini zararlı ışınlardan korumak için alabileceğin birkaç farklı önlem bulunuyor. D vitamini için güneşlenme saatlerine dikkat etmek en önemli adımlardan biri. Güneşin yeryüzüne en dik açılarla ve yoğun bir şekilde vurduğu öğlen 11.00 ile 15.00 saatleri arası güneş ışınlarına yoğun şekilde maruz kalmaman önemli. Eğer bu saatlerde deniz veya havuz kenarında vakit geçiriyorsan mutlaka gölgede bulunmalı ve geniş siperlikli şapkalar kullanmalısın. Ayrıca UV-A ve UV-B korumalı güneş gözlüklerini de unutmamanda fayda var. İdeal güneşlenme saatleri dışındayken suda olmadığın zamanlarda üzerine rahat ve bol kıyafetler veya bir pareo geçirerek de direkt yakıcı etkiden korunabilirsin. Hangi saatlerde güneşlenmeliyiz kadar ne kadar süre güneşlenmeliyiz sorusu da son derece önemli. Güneşe 20 dakikadan fazla maruz kalınması önerilmiyor. Sen de D vitamini almak ve zararlı UV ışınlarından korunmak için bu noktalara dikkat edebilir ve kendi güneşlenme zamanını ayarlayabilirsin.

Güneşin etkileri cilt rengine, yaşa ve bulunulan enleme göre de değişiklik gösteriyor. Esmer tene sahip olan kişiler D vitaminini daha yavaş aldığı için beyaz tenlilere göre daha fazla güneşte kalabiliyor. Beyaz tenliler ise güneş ışınlarından çok daha kısa sürede etkilenebiliyor. İleri yaştaki kişilerin ve vücudunun büyük bölümünü güneşten uzak tutan tesettür giyimi tercih edenlerin D vitamini alımı oldukça önemli. Bu kişilerin önerilen güneşlenme saatlerinde bol bol D vitamini almaları ve vücutlarındaki D vitaminini düzenli olarak ölçtürmeleri gerekiyor. Diğer yandan Kuzey enlemlerindeki kişiler daha düşük seviyede güneş ışınına maruz kalabilirken Güney'e yaklaştıkça güneşin yakıcılığı ve verdiği hücre hasarı da artıyor. Bu sebeple bulunulan enleme göre ideal D vitamini güneşlenme saatleri de değişiklik gösterebiliyor.

Çocuklar Nasıl Güneşlenmeli?

En uygun güneşlenme saatlerine dikkat ederken çocukları da unutmamak gerek. Plajda veya havuz kenarında çocukları gölgede tutabilmek pek mümkün olmuyor. Büyükler gölgede kendini korurken çocuklar kumlarda ve suda eğlencenin tadını çıkarıyor. Fakat gün sonunda tehlikeli seviyede güneşe maruz kalmış oluyorlar. Sağlıklı güneşlenme saatlerine çocuklarda da dikkat edilmesi ve UV ışınlarından korunması, ileri yaşlarda gelişebilecek cilt kanserinin önlenmesi noktasında büyük önem taşıyor. 6 aydan küçük bebeklerin direkt güneşten uzak tutulması gerekiyor ve vücutlarını örtecek kıyafetlerin giydirilmesi tavsiye ediliyor. Daha büyük yaştaki çocukların ise 11.00 ile 15.00 saatleri arasında mümkün olduğunca güneşten uzak kalması gerekiyor. Eğer çocuk güneşin altında oynuyorsa yüzünü güneşten korumak için geniş bir şapka, gözleri için UV korumalı bir gözlük ve açıkta kalan bölgelere de güneş kremi ile koruma sağlanmalı.

Güneş Kremini de Atlama

En ideal güneşlenme saatlerinde dahi olsa güneşe uzun süre maruz kalacağın için güneş koruyucu kullanmayı ihmal etmemen gerekiyor. Güneş kremi seçiminde ise hem UV-A hem de UV-B ışınlarına karşı koruyucu etki sunan ürünleri tercih etmende fayda var. Bunun yanı sıra yüksek faktörlü ve mümkünse suya dayanıklı güneş kremlerini tercih edebilirsin. Doğru bir UV koruması için güneş kremi seçimi de son derece önemli. Çinko oksit içerikli güneş kremleri, cildin üzerinde bir bariyer oluşturmaya yardımcı oluyor. Özellikle yanak, burun, kulak üstü ve omuzlarda kullanıldığında büyük fayda sağlıyor. Bu sebeple sen de çinko oksit içeren güneş koruyucuları tercih edebilirsin. Fakat ürün içeriklerinde kimyasal etkili oxybenzone maddesinden uzak durmanda fayda var. 30 faktör ve üzeri olan güneş kremleri, yüksek koruma sağlayan ürünler arasında yer alıyor. İster açık tenli istersen de koyu tenli ol her tür cilt tipinin güneş kremi kullanması gerekiyor. Güneşe çıkmadan 30 dakika önce sürmen gereken bu kremleri 2-3 saatte bir de yenilemeyi de unutmamalısın. Kullanıcılar, suya girmediklerinde bu yenileme işlemini atlayabiliyor. Fakat yüksek faktörlü güneş kremleri dahi güneşte kalma süresini uzatmıyor, yalnızca cildini UV ışınlarına karşı korumaya yardımcı oluyor. Bu sebeple sen de doğru güneşlenme saatlerine dikkat ederken doğru güneş kremini seçmeye ve belirtilen şekilde uygulamaya özen göstermelisin. Güneş kremi alışverişinde harcarken kazanmak istiyorsan ihtiyacın olan ürünleri Hopi anlaşmalı markalardan satın alarak avantaj sağlayabilirsin.