Göz altların sık sık şişer mi? Peki, bunun nedenini merak ettin mi? Eğer cevabın evetse yazımızın devamını okuyarak “Göz altı neden şişer?” sorusunun yanıtını öğrenmen mümkün.

Bazen uykusuzluktan bazen herhangi bir alerjiden bazen de hormonsal durumlardan ötürü göz altlarımızda şişkinlikler olabilir. Çoğu zaman ağrısız olsa da hoş görünmediği için göz altı şişkinlikleri kişiye rahatsızlık verebilir. Peki, göz altı neden şişer? İşte, biz de bu sorunun cevabını yazımızda vermeye çalışıyoruz. Okumaya devam ederek göz altı torbaları neden şişer, konusunun detaylarını öğrenebilirsin.


Göz Altı Şişmesinin Sebepleri



Enfeksiyonlar



Çeşitli enfeksiyonlar, göz altı şişmesinin en yaygın sebeplerinden olabilir. Özellikle göz çevresindeki dokuların enfekte olması, bu bölgede şişkinlik, kızarıklık ve hassasiyet gibi belirtilerle kendini gösterir. Örneğin sinüzit gibi üst solunum yolları enfeksiyonları, göz altı dokularında sıvı birikimine yol açarak şişkinliğe neden olabilirken arpacık, yani hordeolum veya göz kapağı enfeksiyonları olarak bilinen blefarit de göz çevresindeki bölgede rahatsızlığa sebep olabilir. Bu tür enfeksiyonlar, genellikle bakteri kaynaklı olduğu için tedavi edilmediğinde ciddi komplikasyonlara yol açabilir. Peki, bu gibi bir durumda ne yapılabilir? Enfeksiyon kaynaklı göz altı şişliklerini hafifletmek için doktorun önerdiği antibiyotik veya antienflamatuar ilaçlar kullanılabilir. Bunun yanı sıra düzenli göz çevresi hijyeni, enfeksiyon riskini azaltmada son derece önemli. Mesela göz makyajını dikkatlice temizlemek ve ellerini sık sık yıkamak, göz sağlığını korumanın basit ama etkili yolları arasında yer alır. Eğer şişlik birkaç gün içinde geçmezse ya da ağrı ve görme kaybı gibi ek belirtiler de görülürse bir uzman hekime başvurarak onun reçete ettiği ilaçları kullanmak iyi olacaktır.


Gözyaşı Kanalının Tıkanması


Göz altı neden şişer ve ağrır, sorusunun cevapları arasında gözyaşı kanalının bir sebeple tıkanması da yer alabilir. Gözyaşı kanallarını, gözdeki fazla gözyaşını burun boşluğuna yönlendiren ince tüpçükler, şeklinde açıklamak mümkün. Bu kanalların tıkanması durumunda, gözyaşı düzgün bir şekilde akamaz ve göz çevresinde sıvı birikimine yol açar. Bunun sonucunda göz altı şişkinliği, kızarıklık ve hatta bazen enfeksiyonlar bile görülebilir. Tıkanma genellikle doğuştan gelebilir, travmaya bağlı oluşabilir ya da ileri yaşla birlikte ortaya çıkabilir. Bu durumun tedavisi tıkanıklığın ciddiyetine bağlı olarak değişecektir. Hafif vakalarda, doktorun önerdiği masaj teknikleri ve sıcak kompres uygulamaları kanalın açılmasına yardımcı olabilir. Daha ciddi durumlarda ise gözyaşı kanalına cerrahi müdahale gerekebilir. Tedaviyi desteklemek için göz hijyenine dikkat etmek ve göz çevresindeki cilt bakımını ihmal etmemek de oldukça önemli ve gereklidir. Eğer göz altı şişliği uzun süre devam ediyorsa ya da bu duruma bir de ağrı eşlik ediyorsa bir göz doktoruna danışmak en doğru adım olacaktır.


Çok Ağlamak



Herhangi bir sebeple çok ağlamak, duygusal rahatlama sağlasa da göz altı şişkinliklerine neden olabilen bir durum. Özellikle uzun süre ağladıktan sonra göz çevresindeki damarlar genişler ve göz altı dokularında sıvı birikimi oluşur. Ayrıca şunu da bilmek gerekir ki ağlama sırasında gözyaşı içindeki tuz oranı ciltte şişkinliği tetikleyebilir. Bu durum, özellikle sabah saatlerinde daha belirgin hale gelir ve göz altı torbaları olarak da adlandırılan geçici şişkinliklere neden olur. Ancak çaresi var! Bu tür şişkinlikleri azaltmanın en etkili yollarından biri, soğuk kompres uygulamaktır. Soğuk, kan damarlarını daraltarak şişkinliği hafifletir. Ek olarak uyurken başın hafifçe yükseltilmesi de bu bölgedeki sıvı birikimini azaltmadan destekleyici olacaktır. Eğer ağlama sonrasında göz altı şişkinliği sürekli bir hale geliyorsa bu durum stres veya başka bir sağlık sorununun belirtisi olabilir. Bu noktada, psikolojik danışmanlık almayı düşünmek faydalı olabilir.


Yorgunluk ve Uykusuzluk



Uyku eksikliği de tıpkı yorgunluk gibi vücudun su dengesini etkileyerek göz çevresinde sıvı birikimine yol açabilir. Zaten yorgunluk nedeniyle kan dolaşımı yavaşladığında göz altındaki damarlar daha belirgin hale gelir ve bu durum hem şişkinlik hem de koyu halkalar şeklinde kendini gösterir. Gece boyunca yeterince dinlenememek, cildin kendini yenileme sürecine de olumsuz olarak yansıyacağı için göz çevresindeki hassas cilt, bu durumdan en çok etkilenen bölge olacaktır. Dolayısıyla bu tür şişkinliklerin önüne geçmek için uyku düzenine dikkat etmek büyük önem taşımakta. Günde 7-9 saat kaliteli uyku, cildin ve vücudun toparlanmasına yardımcı olur. Ayrıca yatmadan önce ekran kullanımını sınırlandırmak ve uyumadan hemen önce ağır yemekler yememek göz altı şişkinliği de dahil olmak üzere vücuttaki ödemi büyük ölçüde önleyebilir. Sabah uyandığında ise soğuk bir kaşık ya da jel göz maskesi kullanarak göz altı bölgesini sakinleştirip şişkinliği azaltabilirsin.


Alerji


İnsanın göz altı neden şişer? Bu soru sorulduğunda ilk akla gelen yanıt, herhalde alerji olurdu; zira polen, toz, hayvan tüyü gibi alerjenlere maruz kalmak, vücudun histamin salgılamasına neden olur. Bu durum ise göz çevresinde kızarıklık, kaşıntı ve şişkinlik gibi belirtilerle kendini gösterebilir. Alerjik reaksiyonlar sırasında gözlerin sık sık ovuşturulması da göz altındaki ince derinin tahriş olmasına ve şişkinliğin artmasına yol açar. Özellikle mevsimsel alerjiler yaşayan kişiler, bu durumu daha yoğun hissedebilir. Peki, bu durumda ne yapmak gerekir? Alerji kaynaklı şişkinlikleri hafifletmek için alerjenlerden mümkün olduğunca uzak durmak önemlidir. Bunun yanı sıra doktorun önerdiği antihistamin ilaçlar ya da alerji damlaları, şikayetleri azaltabilir. Soğuk kompres uygulamak veya gözleri sık sık temizlemek de bu bölgedeki şişkinliğin hafiflemesine yardımcı olabilir. Elbette ki eğer alerji belirtileri şiddetliyse ya da kronikleşmişse bir alerji uzmanından destek almak gerekir.
Göz altı neden şişer ve kızarır, konusunun ardından Göz Çevresinin Hep Genç Kalması için Öneriler başlıklı yazımız da ilgini çekebilir.