Ekim Ayında Neler Ekilir?

Sonbaharın en güzel ayları arasında yer alan ekim, doğanın turunculaşmasının hızlandığı dönemlerden. Ağaç yaprakları kızıldan turuncuya dönerken gökyüzünde de daimi bir sis varmış gibi hissedilir. Tişörtler, şortlar, etekler ve elbiseler gelecek yaz için dolaplara çoktan kaldırılmış, onların yerini ise trençkotlar, ceketler ve yağmurluklar almıştır bile. Ancak sadece kıyafetler değil, yiyecekler de değişir. Erik, çilek, kiraz azalmaya başlarken elma, mandalina, ıspanak, lahana, yer elması, turp, soğan ve roka gibi sebze ve meyveler alır. Biz de bu yazıda ekim ayında ekim ayında neler dikilir, sorusunun cevabını inceliyoruz. Okumaya devam ederek sen de bu konu özelinde faydalı bilgiler edinebilirsin.

Ekim Ayında Ekilecek Bitkiler

Lahana

Ekimin en çok tercih edilen sebzeleri arasında yer alan lahana; yüksek besin değeri, kemik ve göz sağlığına katkısı, sindirim sistemini destekleyici yapısı, kolesterolü dengeleyici özelliği, antioksidan içeriği ve anti-inflamatuar etkisi ile tam bir sağlık kaynağı. Bakalım, lahananın faydaları nelermiş.

• Yüksek Besin Değeri: Lahana, düşük kalorili bir gıda olmasına rağmen lif, vitamin ve mineral bakımından zengindir. Ayrıca C vitamini, K vitamini, folik asit, manganez ve diğer birçok besin maddesini de içerir.


• Antioksidan İçeriği: Lahana, antioksidanlar açısından zengin bir kaynaktır. Özellikle C vitamini ve manganez, vücudu serbest radikallere karşı korur ve oksidatif stresi azaltabilir.


• Kolesterol Dengesi: Lahananın içerdiği lif, kolesterol seviyelerini düzenlemeye yardımcı olabilir. Zira lifler, sindirim sistemi sağlığını iyileştirirken kötü kolesterolü (LDL) düşürmede destekleyici bir görev üstlenir.


• Bağışıklık Sistemini Güçlendirme: Lahanadaki yüksek C vitamini içeriği, bağışıklık sistemini güçlendirdiği için soğuk algınlığı gibi hastalıklara karşı direnci artırabilir. Dolayısıyla kışa girerken hem sen ye hem de ailene yedir!


• Kemik Sağlığına Katkısı: Lahananın içinde sadece C vitamini olduğunu düşündüysen yanıldın demektir. Zira bu mucizevi sebzede kemiklerde kalsiyumun düzenlenmesine olan katkılarıyla ünlü K vitamini de yer alıyor.


• Anti-İnflamatuar Etkiler: Lahana, iltihaplanma ile mücadelede yardımcı olur. İçerdiği antioksidanlar ve anti-enflamatuar bileşenler, iltihaplı hastalıkların riskini azaltabilir.


• Sindirim Sistemi: Lahanadaki lif içeriği, sindirim sistemi sağlığını iyileştirebilir ve kabızlık gibi sindirim sorunlarını hafifletmede destekleyici olabilir.


• Kilo Kontrolü: Düşük kalorili ve lif açısından zengin bir gıda olan lahana, kilo kontrolünü desteklemek için kullanılabilir. Zira lif, tokluk hissini artırırken aşırı yeme riskini azaltır.


• Göz Sağlığına Katkısı: A vitamini, göz sağlığı için önemlidir ve lahana A vitamini açısından oldukça zengindir. Bu nedenle lahananın, göz sağlığını destekleyeceğini söylemek de mümkün.

Ispanak

Temel Reis’in ıspanağı ne kadar çok sevdiğini bilmeyen yoktur. Ispanak yedikçe güçlenen Temel Reis gibi sen de bu sebzenin faydaları ile sağlığına katkı sunabilirsin.

• Bağışıklık Sistemini Güçlendirme: C vitamini içeriği sayesinde ıspanak, bağışıklık sisteminin güçlenmesine katkıda bulunabilir ve enfeksiyonlara karşı direnci artırabilir.


• Kalp Sağlığını Destekleme: Ispanak, içindeki potasyum ile kan basıncını düzenlemeye yardımcı olur. Bu sayede kalp sağlığını desteklediği de söylenebilir. Ayrıca içerdiği folik asit, kalp hastalığı riskini de azaltmada etkilidir.


• Hücre Hasarını Azaltma: Ispanak, antioksidanlar açısından zengindir. Özellikle A vitamini ve C vitamini içeriği sayesinde serbest radikallerle savaşarak hücresel hasarı azaltabilir ve yaşlanmayı geciktirebilir. Tam bir doğal anti-aging ürünü!


• Cilt Sağlığına Katkı: Ispanak, cilt sağlığını iyileştirmede yardımcı olabilecek antioksidanlar içerir. Ayrıca ciltteki iltihaplanmayı azaltmada da etkilidir, diyebiliriz.

Fesleğen

Ekim ayında bahçeye ne ekilir, sorusuna cevap aradığımız bu yazıda sırada, şahane kokusuyla fesleğen var. Mideden solunuma çeşit çeşit alanlara faydası olan bu harika bitkinin özelliklerini aşağıda görmen mümkün.

• Stres Azaltma: Bazı araştırmalar, fesleğenin stresle mücadelede olumlu etkileri olduğunu göstermekte.


• Şeker Kontrolü: Tıpkı stres azaltmada olduğu gibi fesleğenin kan şekerini düzenlemeye yardımcı olabileceğini gösteren araştırmalar da bulunuyor. Bu nedenle fesleğen, diyabet yönetiminde potansiyel bir yardımcı olabilir.


• Solunum Sağlığı: Fesleğen, solunum yolu enfeksiyonlarına ve astım semptomlarına karşı koruma sağlayabilir. Özellikle eterik yağları solunum yollarını açabilir.


• Mide Sağlığı: Fesleğen, sindirim sağlığını da destekler ve mide problemlerini hafifletmede yardımcıdır. Mide krampların veya midende şişkinlik oluyorsa doktoruna danışarak fesleğeni tedavine eklemeyi düşünebilirsin.

Soğan

Sıra geldi soğana. Ekim ayında ekilen bitkiler arasında yer alan soğan, bağışıklık sistemine en çok hizmet eden sebzelerden olabilir. Bakalım başka ne marifetleri varmış.

• Antioksidan Zengini: Soğan, antioksidanlar açısından zengin bir kaynaktır. Özellikle kuersetin gibi bileşenler, hücresel hasarı önler ve serbest radikallerle savaşarak yaşlanmayı geciktirebilir.


• Bağışıklık Sistemini Destekler: Soğan, bağışıklık sisteminin yakın dostu. İçerdikleri C vitamini ve diğer besin maddeleri, enfeksiyonlara ve hastalıklara karşı direnci artırabilir.


• Kolesterol Seviyelerini Düzenleme: Kolesterol seviyelerini düzenlemeye yardımcı olabn soğan, özellikle kandaki kötü kolesterolü (LDL) düşürme potansiyeline sahip.


• Kan Basıncını Düşürme: Soğan potasyum içeriği ile kan basıncını düzenlemeye yardımcı olurken hipertansiyonu da düzenleyebilir.


• Kanser Riskini Azaltma: Bazı çalışmalar, soğanların kanser riskini azaltabileceğini göstermektedir. Bu sebzenin, özellikle mide, kolon ve prostat kanseri riskini azaltmada etkili olabileceği belirtiliyor.


• Diyabet Yönetimi: Tüm bunlara ek olarak soğan, kan şekerini düzenlemeye de yardımcı olur.

Turp

“Turp gibi olmak” deyimi bile bize bu sebzenin faydasını anlatmaya yetebilir. Ekim ayında hangi bitkiler ekilir, sorusuna yanıt olabilecek bu sebzenin özelliklerini ise aşağıda görebilirsin.

• Düşük Kalori: Turp, düşük kalorili bir sebze olduğu için kilo kontrolünde sıklıkla kullanılır. İçerdiği lifler tokluk hissini artırıp aşırı yeme riskini azalttığı için diyetlerin liste başı sebzeleri arasında turpu görmek mümkün.


• Yüksek Lif İçeriği: Turp, lif açısından da zengin bir kaynak. Lifler sindirim sağlığını desteklerken kabızlığı hafifletir ve bağırsak hareketlerini de düzenler.


• C Vitamini: Turp, C vitamini içeriği ile bağışıklık sistemini güçlendirebilir ve soğuk algınlığı gibi hastalıklara karşı direnci artırabilir.


• Mineral Kaynağı: Turpta potasyum, manganez ve folik asit gibi mineraller yer alır. Tüm bu besin kaynakları ise farklı durumlarda harekete geçerek görevlerini yapar. Örneğin potasyum, kan basıncını düzenlemeye yardımcı olurken folik asit hamilelikte hem anneye hem de bebeğe fayda sağlar.


• Antioksidanlar: Turp, antioksidanlar açısından zengin bir kaynaktır. Özellikle glukosinolatlar, kansere karşı koruyucu etkilere sahip olabilir.


• Kan Şekerini Düzenleme: Bazı araştırmalar, turp tüketiminin kan şekerini düzenlemeye yardımcı olabileceğini göstermiştir. Bu nedenle turp, yukarıdaki tüm faydalarının yanı sıra diyabet yönetimine de katkıda bulunabilir.


• Kalp Sağlığını Destekleme: Turp, kalp sağlığını desteklemeye yardımcıdır. İçerdiği lifler ve potasyum, kardiyovasküler sağlığı iyileştirmede etkili sonuçlar doğurabilir.


• Anti-Enflamatuar Etkiler: Turp, iltihaplanma ile mücadelede yardımcı olabilir. Bu nedenle romatoid artrit gibi iltihaplı hastalıklara karşı koruyucu olabilir.


• Sindirim Sağlığını İyileştirme: Turp, sindirim sistemi sağlığını iyileştirebilir ve içeriğindeki doğal enzimler, yiyeceklerin sindirilmesine yardımcı olabilir.