Tarih, kültür, moda, sanat ve mimarinin yanında İtalya’yı çekici kılan en önemli unsurlardan biri İtalyan mutfağı. Makarnadan pizzaya, tatlıdan kahveye bu zengin mutfağın en güzel lezzetleri İtalya’yı ziyaret edenleri mest ediyor. İtalya’nın farklı bölgelerinde birbirinden iddialı yemekler öne çıkıyor ve her bir yemeği o malzemelerin en taze olduğu yerlerde tatmak en güzeli. O zaman İtalya’nın farklı köşelerinde bir lezzet turu yapmaya hazır mısın? 

Napoli’de Pizza


Güney İtalya, özellikle Napoli, pizzanın ana vatanı olarak biliniyor. Efsaneye göre, klasik margherita pizzasını, Napoliten pizza üreticisi Raffaelle Esposito 1889’da Kraliçe Margherita’ya yaptığı bir ziyaret sırasında hazırlamış. Bu meşhur pizzalardan tatmak için 1870 yılından beri aynı yerde hizmet veren küçük aile işletmesi L’antica pizzeria da Michele’i ziyaret edebilirsin. Hem atmosferi hem de pizzaları ile seni çok mutlu edecek olan Michele’de sadece iki çeşit pizza yapılıyor: Margherita ve Marinara. Bu kadar ünlü olmasının ve önünde kuyruklar bulunmasının en büyük sebebi ise Eat Pray Love filminde yer alması. 

 

 Puglia’da Deniz Ürünleri 


Dar sokakları, çiftlik evleri ve kırsal peyzajı ile meşhur ve tüm yolları denize çıkan Puglia’daki deniz ürünleri, belki de tüm İtalya’da bulabileceklerinin en iyisi. Adriyatik Denizi'nin hemen yanındaki bir mağarada eşsiz bir konumda yer alan Grotta Palazzese ise hem muhteşem manzarası hem de zengin deniz ürünleri menüsü ile İtalyan mutfağının en lezzetli yemeklerini servis ediyor. 

 

Bologna’da Makarna


İtalya’nın Emilia-Romagna bölgesinin başkenti, tüm İtalya’nın gurme şehri Bologna’nın lakabı İtalyancada şişman anlamına gelen “La Grassa”. Bolonez sosun merkezi olan Bologna şehri, tortellini konusunda da iddialı. İtalya’nın en önemli gastronomi duraklarından Bologna’da balkabaklı tortellini için Clive T restoranına mutlaka uğra. Bu arada küçük bir bilgi: Tortellini şekli itibariyle “Venüs’ün göbek deliği” olarak anılıyormuş. 

 

 Alba’da Trüf Mantarı


Piemonte bölgesinin en değerli ürünü Trifola d’Alba Madonna, yani beyaz trüf mantarı. Gastronomi dünyasının hazine değerindeki malzemesi trüf mantarının en pahalı çeşitlerinden biri olan beyaz trüfün yetişmesi için tüm koşullar Piemonte’nin ormanlarında mevcut. Alba kentinde ise ekim başından kasım ortasına kadar her hafta sonu trüf mantarı pazarı kuruluyor. Festivale gastronomi temalı etkinlikler, akşam konserleri ve bir eşek yarışı eşlik ediyor.

 

Venedik’te Dondurma


İtalya’da her köşe başında bir gelateria görmek mümkün. Yaz kış fark etmeden tüketilen kocaman dondurma topları ağzını sulandırmaya yetiyor. Gondol ve kanalların şehri Venedik’te yer alan ve 60’lı yıllardan kurulan La Boutique del Gelato’nun ünü ise Venedik sınırlarını çoktan aşmış durumda. Bunu günün her saati önünde uzanan kuyruktan da anlayabilirsin. Ziyaretçilerine her gün farklı çeşit dondurmalar sunan La Boutique del Gelato, yeni tatlar deneyimlemek için mutlaka listende olsun. 

 

Roma’da Kahve


Espresso makinesi 1800’lü yılların sonlarında bir İtalyan tarafından bulunmuş ve amaç kahveyi en iyi hâliyle ve olabilecek en hızlı şekilde servis edebilmekmiş. Zaten kahve ile ilgili duyduğumuz neredeyse tüm sözcükler İtalyanca’dan geliyor. Roma halkı güne kahveyle; çoğunlukla cappuccino ya da espresso ile başlıyor. Bu yüzden kahveciler sabah 7 gibi açılıyor ve sabahları çok kalabalık oluyor. Şehrin eski ve turistik kahvecilerinden biri olan Sant’Eustachio il Caffe, 1938 yılında kurulmuş ve o günden beri hizmet veriyor.